Koçunuzu Seçerken Nelere Dikkat Etmelisiniz?
Antrenörlük acı ve işkence çektirmek değildir, önemli olan egzersizin bir hayat tarzı haline getirilebilmesidir.
Antrenörünü seçerken nelere dikkat ediyorsun? Seçim kriterlerin var mı?
Antrenörüne şunları rahatlıkla sorabilmelisin:
- Sporcu kariyeriniz oldu mu? Olduysa yurt içi ve yurt dışındaki başarılarınız nelerdir?
- Eğitiminiz nedir?
- Antrenörlük belgeniz var mı?
- Antrenörlüğü part time mı yoksa tam zamanlı mı yapıyorsunuz?
- Ne sıklıkla seminer ya da kurslara katılıyorsunuz?
- Benim hedefim bu, hedefime ulaşmanın en iyi yolu nedir?
- Sizin önerdiğiniz antrenman metodu neden şu sistemden daha etkili?
- Bütün öğrencilerinizi aynı sistemle mi çalışıyorsunuz? Neden veya neden değil?
- Daha önce benim durumumda bir kişiyle çalıştınız mı? (Yaş, cinsiyet, vücut tipi, kilo gibi)
- Eğer çalıştıysanız bu insanlara ulaşıp deneyim ve düşüncelerini alabilir böylece beni nelerin beklediğini öğrenebilir miyim?
- Siz bu soruları sormadıkça hep aynı antrenmanlarla boşuna terleyip, yüksek yorgunlukla aynı antrenmanlarla kısır döngüye girmeniz kaçınılmaz olur.
- Yanlış giden bu sistemi düzeltmek sizin de elinizde. Bu mesajı almak ve yaymak sektörün gelişimi adına büyük önem taşıyor.
Hep birlikte daha kaliteli, vereceğiniz emeğinizin karşılığını alacağız bir spor sektörü adına bunu yapabilirsiniz.
Bisiklet sürüşlerinde rüzgârın önemi
Bisiklet sürüşlerinizde hızınızı etkileyecek önemli faktörler arasında rüzgâr geliyor!
Rüzgârı doğru kullanarak enerjinizde %60 hatta %70’e varan bir tasarruf elde edebileceğinizi hiç düşündünüz mü?
Örneğin kendinizi çok güçlü hissediyorsunuz, rüzgâra karşı tüm gücünüzü kullanarak 300 watt güç ürettiğinizi varsayalım. Arkanızdan gelen arkadaşınız sizin rüzgar boşluğunuzu (Türkçe’de deryar, İngilizce’de draft) kullanarak 230watt gibi bir değer ile yani daha az bir enerji ile takip ediyor.
3. sırada yer alan arkadaşınızın ise 190watt ile önde olan bitenden habersiz çok daha rahat bir tempoda sizi takip etmesi mümkün.
Siz önde tüm gücünüzle çevirirken arkanızdan gelenleri yorduğunuzu düşünürken arkadaşlarınız gülerek yanınızdan geçebilirler
Grubun en önünde sürerek enerjinizi harcamak yerine, zaman zaman diğer arkadaşlarınızla değişime girerek öndeki rüzgâr gücünü paylaşmanız daha az enerji harcayarak daha hızlı bir sürüş yapmanıza imkan sağlayacaktır.
Bu konuyu açıklığa kavuşturduysak, şimdi sıra İngilizce tabiriyle “Cross Wind”,Türkçedeki kullanımı “Ters Deryar” ya da Terso’da. Not: Terso’da kalmak istemezsiniz.
Kafa rüzgârı yerine, rüzgar sağ ya da sol çaprazdan esiyor ise görsellerdeki dizilime geçerek rüzgarın en az hissedildiği pozisyonu yakalamak size çok büyük enerji tasarrufu sağlayacaktır.
Eğer doğru pozisyonu bulamazsanız deryarda elde ettiğiniz rüzgâr kesme avantajını kullanamazsınız.
2. görselin en arkadaki bisikletçisi gibi rüzgâra maruz kalarak çok daha fazla enerji sarf etmek zorunda kalabilirsiniz.
Eğer bir yarıştaysanız tecrübeli sporcular yan rüzgârları ustalıkla kullanarak grubu (peloton’u) bölebilirler.
İlk görselde “Ters deryar” tekniği ile küçük gruplara ayrılmış sporcuları görebilirsiniz, genelde bu plan dahilinde değildir.
Peki bunu neden mi yapıyorlar?
- Rakiplerini yormak,
- Grupları bölerek diğer takımların stratejilerini bozmak,
- Güçlü rakipleri arkada bırakacak yeni gruplar oluşturmak…
Tabii ki bu grupların oluşması öndeki rüzgâr gücünü her sporcunun kısa sürelerle değişime girerek önde çevirmesiyle mümkündür. Bu tarz paylaşımların devamını bekliyorsanız yorum yapmayı unutmayın!
Bu yazı hakkında yorum bulunamamıştır. İlk yorumu siz ekleyebilirsiniz >